28 Kasım, 2009

Awaking the Centuries/ Haggard

In the books of what will be
Written by the demon lord?
Never lift your head up to the east'cause darkness wakes the best!

Der Kerzen Schein[The candles' light]
Er leuchtet fahl[Is palely shining]
Als das Sonnenlicht er stahl[When He stole the sunlight]
Und nur das grosse Himmelszelt[And only the great sky's tent]
Bezeugt das Ende dieser Welt[Is witness to the end of this world]

So feed the spark
Welcome to the land of dark
Death in all the centuries is what I left behind
Take my hand
Forgotten in the promised land
Death in all the centuries is what I left behind

The knowledge, brought to the world
Is growing with a bitter taste
In a dream I saw things that will be
Centuries away

Des Mondes Schein[The moon's glow]
Er leuchtet fahl[Is palely shining]
Das Herz der Finsternis er stahl[He stole the Heart of Darkness]
Nun gleißnd Lichte ihn umgibt[Now glistening light surrounds him]
Und doch des Menschen Hoffnung siegt...?[And so Man's hope prevails?]

So feed the spark
Welcome to the land of dark
Death in all the centuries is what I left behind
Take my hand
Forgotten in the promised land
Death in all the centuries is what I left behind

The night when evil steps out of the dark
And the cross is rising again
And fires are keeping the light
Burn, my friend...

And the sign of humanity is burning tonight
I can't escape from this ritual silence
Humanity's burning tonight
When I open my eyes

I see soldiers in the fields
Dead bodies on the groundT
here are children inbetween
Explosions shock the land
And the evil shows its face

The one called Hister rises
This is the fall of grace...
Beast ferocious from hunger will swim across rivers
The greater part of the region will be against the Hister
The great one will cause it to be dragged in an iron cage
When the German child will observe nothing

In the books of what will be
Written by the demon lord?
Never lift your head up to the east'cause darkness wakes the best!

Der Kerzen Schein[The candle light]
Er leuchtet fahl[Is palely shining]
Als das Sonnenlicht er stahl[When He stole the sunlight]
Und nur das grosse Himmelszelt[And only the great sky's tent]
Bezeugt das Ende dieser Welt[Is witness to the end of this world]

So feed the spark
Welcome to the land of dark
Death in all the centuries is what I left behind
Take my hand
Forgotten in the promised land
Death in all the centuries is what I left behind

The knowledge, brought to the world
Is growing with a bitter taste
In a dream I saw things that will be
Centuries away

So feed the sparkWelcome to the land of dark
Death in all the centuries is what I left behind
Take my hand
Forgotten in the promised land
Death in all the centuries is what I left behind
And the sign of humanity is burning tonight
I can't escape from this ritual silence
Humanity's burning tonight


HAGGARD

23 Kasım, 2009

<< başlıksız>>

Çok az kaldı. Neye? Yaptığın şey ne? Ne farkeder! Ama neden... Sorma! Hep aynı şey! Sürekli! Zaman... Boşuna! Saçma. Saçma olan ne? Durmadan! Nereye? Yürü. Koştuğumuz yol nereye? Düşünürsek olanları; yitiririz aklımızı. Bir alıntı; ama neden? Sebebi mi olmalı her şeyin? İnsanoğlu nedenini bilmez... Neden? Aptaldır da ondan; aptallığını kabul etmez.

Bu yüzden mi düşmanlığın? Kimdir düşman olan? Ne büyük saçmalık bu! Sürekli aynı soru... Çıkmıyor aklımdan. İstediğim... Söyle hadi. Haykır... Asla söylenmemeli bu tür şeyler; başkaların değerini anlamaz. Çürüyüp gider efsaneler dillerinde. Onlar bilmez! Onlar sağır! Biz kimiz o zaman? Neyiz biz?..

20 Kasım, 2009

Illusive Consensus/ Epica


So sweet caress, never long to last!
You entered my soul and gave hope to my life.
So sweet caress, never hope to last!
You left me behind all alone and aghast
Capured inside such an austere Elysium
Imperfect feelings, futile greef
Love a device against all solitude
As it all went on, the love became
Afield in a dream that once had been real
So sweet caress, never long to last!
Destroy this illusion we need a change of fate!
Your frantic thoughts are only a condemned cry
Primo somniare videbamur deinde veritas se praecipitavit
I secretly longed for something which had never existed
First I thought it was a dream but then it smashed into reality
Beautiful on the outside, decayed deeply within
I secretly longed for something which had never existed
Devoted to a body without a soul Numqua

inandırın beni...


İnandırın beni...
Hepsinin geçeceğine.
Acının sona ereceğine.
Bu dünyanın bu kadar zehirli
olamayacağına; belki de..
Sevebileceğime inandırın.
Yeniden;
Hayaletlerden başka birini.
Canımı yakmayacağınıza
Söz verin..
Hadi!
İnandırın beni.
Bir mucize
Ve birkaç güzel sözcük...
Hayata döndürün.
İnandırın beni.
İnanmamı sağlayın!
Bu dünya güzel!
Acı yok burada!
Her şey kelebekler gibi özgür!
Gökkuşağının her rengi...
Mutluluğun varlığına
İnandırın, Hadi!
Bir küçük kelebek
Kanatları kırık...
Uçabileceğine
İnandırın beni.

14 Kasım, 2009

Wish You Were Here / Pink Floyd

Wish You Were Here

So, so you think you can tell
Heaven from Hell,
Blue skys from pain.
Can you tell a green field
From a cold steel rail?
A smile from a veil?

Do you think you can tell?
And did they get you to trade
Your heros for ghosts?
Hot ashes for trees?
Hot air for a cool breeze?

Cold comfort for change?
And did you exchange
A walk on part in the war
For a lead role in a cage?

How I wish, how
I wish you were here.
We're just two lost souls
Swimming in a fish bowl,
Year after year,
Running over the same old ground.
What have we found?
The same old fears.
Wish you were here.

i found a reason/ cat power

I FOUND A REASON

I do believe
In all the things you see
What comes is better than
what came before


And you'd better come come, come come to me
Better come come, come come to me
Better run, run run, run run to me
Better come

Oh I do believe
In all the things you see
What comes is better than what came before
And you'd better run run, run run to me
Better run, run run, run run to me
Better come, come come, come come to me
You'd better run

08 Kasım, 2009

saçma bir "aşk mektubu"

Ne desem bilmiyorum. Hiçbir şekilde anlayamazsın beni. Kelimelerin anlamsız kalmasından korkuyorum. Ama anlatacağım yine de. Çünkü bana ne olduğunu bilmeni istiyorum. Aklımdan neler geçtiğini.

Konuşarak anlatamam bunları. Ne de gözlerinin içine bakarak. Ömrümün sonuna kadar o kahverengi okyanusta boğulacakmışım gibi geliyor. Asıl sorun, boğulmak isterim de...

Kararsızım belki, ama ne fark eder sen böyleyken? Canımı yakıyorsun. Zihnimde delice bir ızdırap var. Acının böyle mutluluk vereceğini bilemezdim. Bütün aklı başındalığımı duman duman eden acının sebebi, yine beni mutlu etmeyi başaran nadir şeylerden biri.

Bu delilik!

Seni düşünürken beynimde mantıklı olan ne kalıyor ki?Kafamın karışmasına izin vermemeliydim. Ama durdurabilsem durdurmaz mıydım zannediyorsun? Denedim. Tam bir sene olmuş. Seni düşlemeye başlayalı tam bir yıl. Ve hâlâ vazgeçemiyorum senden.

Artık bu hayatımın en büyük tutkusu. Bir insanı tutku haline getirmemeliydim. Ama dedim ya, yapamadım, bırakamadım seni. Belki de hayatımın en delice hatasısın sen, ama umrumda değil. Koca bir yalan olsan bile artık bırakamam seni. Artık değil.

Sana bakarken içimde bir şeylerin yandığını hissediyorum. Sanki yıllarca kutuplarda yaşamış, sıcakla yeni tanışan biri. Ömrümde ilk defa ısınmış gibiyim. Beni böylesine değiştiremezsin. Hayatımda bu kadar ilk olmamalı seninle ilgili.

Sen Tanrı’nın bana yolladığı cezasın.

Sadece on adım. On koca adım var. On adım kadar yakın. On adım kadar uzak. On küçük adımın böylesine uzak hissettirmesi... Sen benim asla sahip olmayacağım mücevherimsin. Ve ulaşılamaz olduğun için daha da değerlisin. Benim lanetim...

Gözlerinde kaybolmak. O iki kahverengi mucize. O gözlerin güzelliği içimi titretiyor. Bir kelime yüzlerce şey anlatabilir, evet; ama bir çift gözün bu kadar çok anlama gelmesi inanılmaz. Bazen gözlerine bakınca öyle şeyler görüyorum ki... Sadece tamamen kendin olduğun, insanlar için taktığın maskeyi çıkarttığın zamanlarda. En çok o zaman gözlerinde yitip gitmek istiyorum. En çok o zaman seviyorum seni.

Düşünüyorum da, başka zaman karşılaşmış olsaydık her şey nasıl da değişirdi... Düşlemekten fazlasını yapmıyor olmamın sebebi, senin küçük bir çocuk gibi davranman. Bir de ikimizin birden katır kadar inatçı olmamız var.
İstediğim bu değil. İki inatçı keçi, ikisi de düşüp boğulur. Aynı hikayedeki gibi. Senden istediğim bu değil.

Zamanın yaraları iyileştireceğine inanmıştım hep. Ama şimdi bakıyorum da, tamamıyla değişmiş olduğum koca bir yılın ardından, içimdeki sen hâlâ aynı. Aslında, benliğimin çok daha derinlerine inmiş. Öldüğüm gün aklımda gülümsemen olacak. Biliyorum.

Senin de bilmeni istiyorum. Seni ne çok istediğimi bilmeni. Seni ne çok sevdiğimi. Bunun gibi onlarca şey... Hepsini kulaklarına fısıldamak istiyorum. Tanrım; ‘kulağına fısıldama’yı aklımdan geçirirken zihnime dolan şeyleri yazabilmek imkansız! Konu sen olunca, bir fısıltı bile öylesine tutkulu ki...

Ama böyle büyük bir mutluluğun, seni izlerkenki sevincimin bir bedeli var. Sen yakındayken, her zerremde yaşadığımı hissediyorum, evet; ama öyle zorluyorsun ki beni. Evet, sen bir cezasın! İşkence ediyorsun bana. Şu bana anlattığın işkence aleti var ya (hani şu şampanya açacağına benzeyen, gerçi sen anlatırken pek anlayamamıştım.) onla her gün işkence etsen bana, bu kadar yanmazdı canım.

Çünkü karasızsın sen! Bir, gözlerime bakıp o delirtici gülümsemenle umut dolduruyorsun içime; bir zehir gibi sözlerinle derimi yüzüyorsun. Ve acınası bir delilikle, bana hakaret ederken bile seviyorum seni. Bana o küçümseyen bakışlarla baktığında bile sarılmak istiyorum.

Ve her şeyi unutup, yine sadece ruhunla baş başa kaldığın zamanlarda; benden başka kimse izlemiyorken seni, işte o zaman....
O zaman nasıl nefes aldığıma şaşıyorum. Sen on adım uzaktayken nasıl yaşayabildiğimi anlayamıyorum. On koca adım! Oysa, sen bana çok daha yakınken bile daha yakın olmanı istiyorum. Nefes alışını hissedebileceğim kadar yakın. Ruhuna sahip olabileceğim kadar yakın.

Bunun nasıl bir tutku olduğunu anlatmaya çalışmayacağım. İmkansız olduğunu biliyorum. Belki sen bunu hissedemeyecek kadar küçüksün. Sadece... sadece hissetmeyi hiç denemediğini biliyorum.

Her şeyini bilmek istiyorum. Zihninin en karanlık köşelerini... Bütün ruhunu. Buna gerçekten inanıyorum. Bazen. Ruhunu kontrol edebileceğime.

Hayır, hayır! Seni anlatmak için sözcükleri kullanmak zavallılık. Faydasız kalıyor cümleler. Ne zaman gözlerimi kapasam oradasın. Sen benimsin, hayalin benim. Başka hiçbir şeyin önemi yok. Canımı hiçbir şey yakamaz. Çünkü sana sahibim. Benim, senin olduğum kadar sen de benimsin. Ruhun, bedenin, gözlerin... Benden nefret etsen de, beni öldürmek istesen de benimsin...

07 Kasım, 2009

...

seni çok özledim...
Kendi hayatımla bana verilen hayatı bir arada yaşayamıyorum. Burası bizim evimiz değil. Yuvamıza döneceğimiz günü bekle hayatım; mutlu olacağız. Bekle. Zor olduğunu biliyorum. Beni de kahrediyor bu... Ama neden? Neden yaşadığımız yerde güvenli hissetmiyoruz? Sürekli savaşmak istemiyorum. Biraz huzur; hayatım...

02 Kasım, 2009

“TOP 93”

"TOP 93" Listem (Sırasız!)
• Phantom of the Opera; Theatre of Tragedy
• Senseless; Theatre of Tragedy
• Dying, I Only Feel Apathy; Theatre of Tragedy
• Lorelei; Theatre of Tragedy
• Mire; Theatre of Tragedy
• Siren; Theatre of Tragedy
• A Rose for the Dead; Theatre of Tragedy
• A Hamlet for a Slothful Vassal; Theatre of Tragedy
• As the Shadows Dance; Theatre of Tragedy
• Velvet Darkness They Fear; Theatre of Tragedy
• Storm; Theatre of Tragedy
• Walkiere Operation Soundtrack
• Rüzgar Gülü; Teoman
• Güzel Bir Gün Ölmek İçin; Teoman
• İstanbul’da Sonbahar; Teoman
• Renkli Rüyalar Oteli; Teoman
• Kupa Kızı ve Sinek Valesi; Teoman
• Çoban Yıldızı; Teoman
• Requiem for a Dream Soundtrack; Clint Mansell
• Saw Soundtrack-Theme Song
• Sweeney Todd Opening Title; Stephen Sondheim
• Godfather Theme Song
• Queen of the Damned; Korn& Slipknot
• Blind; Slipknot
• The Fight Song-Resident Evil Sondtrack; Marilyn Manson & Slipknot
• Engel; Rammstein
• Kokain; Rammstein
• Wish You Were Here; Pink Floyd
• Hey You; Pink Floyd
• Another Brick in the Wall; Pink Floyd
• Scorpion Flower; Moonspell
• In Memoriam; Moonspell
• Your Worst Nightmare; Moonspell
• Sanguine; Moonspell
• Shadow Sun; Moonspell
• Master of Puppets; Metallica
• Die Die My Darling; Metallica
• Sad But True; Metallica
• Nothing Else Matters ; Metallica
• Irresonsible Hate Anthem; Marilyn Manson
• Heart Shaped Glasses; Marilyn Manson
• I Don’t Like the Drugs but the Drugs Like me; Marilyn Manson
• If I Was Your Vampire; Marilyn Manson
• Iron Man (Black Sabbath Cover); Marilyn Manson
• Rock is Dead; Marilyn Manson
• Sweet Dreams; Marilyn Manson
• Tainted Love; Marilyn Manson
• The Fight Song; Marilyn Manson
• The Nobodies; Marilyn Manson
• This is Halloween; Marilyn Manson
• This is the New Shit; Marilyn Manson
• Another Brick in the Wall; Korn
• Bring Me to Life; Evanessence
• My Immortal; Evanessence
• Blank Infinity; Epica
• Chasing the Dragon; Epica
• Cry for the Moon; Epica
• Lacrimosa; Epica
• Memory; Epica
• Solitary Ground; Epica
• The Phantom Agony; Epica
• Three Ways to Epica; Epica
• Death of a Dream; Epica
• Center of the Universe; Epica&Kamelot
• The Coldest Winter Night; Epica&Kamelot
• Helenas Theme; Epica&Kamelot
• Celestial Sea; Empyrium
• The Mark of the Gun; Deathstars
• Sad But True; Apocalyptica
• Carmina Burana; Apocalyptica
• Castlevania; Apocalyptica
• Fight With Fire; Apocalyptica
• Zelda Theme; Apocalyptica
• Angel; Apocalyptica
• I Don’t Care; Apocalyptica
• Smells Like Teen Spirit; Apocalyptica
• Quutamo; Apocalyptica
• Deep; Anathema
• Thinking of You; Katty Perry
• What’s Up People; Death Note
• Death Note Theme Song
• Alışmam Lazım; Duman
• İçerim Ben Bu Akşam; Duman
• Yanmışım Sönmüşüm Ben; Sezen Aksu
• Chapter I: Heavenly Damnation; Haggard
• Charity Absurd; Haggard
• Incapsuled ; Haggard
• Progresive... ; Haggard
• Chapter II: The Final Victory; Haggard
• Origin of a Chrystal Soul; Haggard
• Porphecy Fullfilled (and the dark enter) ; Haggard
• In Pale Moon’s Shadow; Haggard